Soğuk hava kahramanı: Brüksel Lahanası

Değişen tarım teknolojileri ve beslenme alışkanlıkları ülkemizde de yeni sebze ve meyvelerin üretimine olanak sağlıyor. Bundan yaklaşık 10-15 yıl önce ülkemize giriş yapan Brüksel lahanası ne yazık ki henüz hak etmiş olduğu konuma sahip değil. Ancak içerdiği yüksek C vitamini ve Türkiye iklimine uygun yetiştirilme ihtiyaçları Brüksel lahanasının yakın zamanda üretim alanının genişleyeceğine işaret ediyor.

Ülkemizde birçok insan tarafından hala çok fazla bilinmeyen Brüksel lahanasının anavatanı Kuzey Avrupa olarak biliniyor. 18. y.y’da Brüksel’de de kendine önemli bir pazar oluşturan bu sebze zamanla diğer Avrupa ülkelerinde üretilmeye ve sevilmeye başladı.

Sonbaharı, serin ve uzun kışları seven Brüksel lahanasının gerekli iklim koşulları sağlandığında fazla bir toprak seçiciliği bulunmuyor. Brüksel lahanasının yetiştirilme sürecinde duyduğu ihtiyaçlar lahana ile benzerlik gösteriyor. Brüksel lahanasının yetiştirilme sürecindeki sulama işlemi diğer tüm sebze ve meyvelerde olduğu gibi önemli bir işlem olarak karşımıza çıkıyor. Brüksel lahanası suya çok fazla ihtiyaç duyan bir sebze bu sebeple her ne kadar bölgelere göre değişkenlik gösterse de 8 – 12 arasında sulama yapılması gerekiyor.

Sıcak hava koşulları kaliteyi düşürüyor

Sıkı ve kaliteli bir Brüksel lahanası üretimini gerçekleştirmek için öncelikle düşük hava sıcaklıklarına dikkat edilmesi gerekiyor. Sonbahar sezonunun tahminlerin dışında sıcak geçmesi Brüksel lahanası üreticilerinin karşılaşabileceği en önemli sorunlardan biri olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü sıcak hava koşullarına bağlı olarak Brüksel lahanasının kalitesi de düşüyor. Tüm dünyada yaşanan iklim değişiklikleri Brüksel lahanası yetiştiriciliğini de doğrudan etkiliyor. Söz konusu iklime göre doğru sulama ve gübreleme yapmak hayati önem taşıyor.

Son 10-15 yıldır Türkiye’de yaygınlaşmaya başladı

Dünya ülkelerinde kendine 18 y.y itibariyle yer bulan bu bodur sebze ülkemizde son 10-15 yıldır yaygınlaşmaya başladı. Tarım arazilerine buradan da Türk insanının sofrasına girmeye başlayan Brüksel lahanasının bu yükselişinde beslenme alanında yaşanan değişimlerin etkisi oldukça fazla. Brüksel lahanası Türkiye tarımına her ne kadar hızlı bir giriş yapmış olsa da henüz hak etmiş olduğu üretim payına ulaşmış durumda değil. Tüm bölgelerde yeteri kadar bilinmeyen ve dolayısıyla yetiştiriciliği çok fazla yapılmasa da Brüksel lahanası ülkemizde en çok Ege ve Marmara Bölgeleri’nde üretiliyor.

Hastalıklara karşı dayanıklılık mekanizması oluşturuyor

Son yıllarda tüm dünyada yapılan araştırmalar sonucunda besin kaynağı olarak kullanılan sebze türlerinin insan sağlığı için ne kadar kıymetli olduğu net bir şekilde ortaya konuldu. Karnabahar, brokoli, beyaz lahana ve Brüksel lahanası, insan sağlığı yönünden büyük önem taşıyan sebzelerin başını çekiyor. Özellikle Brüksel lahanası özelinde yapılan araştırmalarda, bu sebzede bulunan biyokimyasalların hastalıklara karşı bir dayanıklılık mekanizması geliştirmede büyük rol oynadığı ortaya çıktı. Kanserli hücrelerinin gelişiminin engellemesi üzerine yapılan birçok çalışma C vitamini deposu olarak adlandırabileceğimiz bu sebzenin ne kadar sık tüketilmesi gerektiğini de gün yüzüne çıkardı.

Yoruma kapalı.