Tüp Bağlama Yöntemi ile İlgili Bilinen 7 Yanlış

Tüp Bağlama Yöntemi Hakkında NE Biliyoruz?

Hamilelik bir kadının dünyaya yeni bir hayat getirmesi için yaşadığı en kutsal süreçtir. Ama zamanla bazen oluşan tıbbi zorunluluk ya da doğum kontrolü yöntemi olması nedeniyle kadınlar tüplerini bağlatma yoluna gidebilmektedir. Halk arasında zaman zaman tüp bağlatma yöntemi ile ilgili yanlışlar ve dolaşan söylentiler elbette vardır. Ancak bunlar sadece söylentiden ibarettir.

Bir kadının hamile kalması için tüplerinin açık ve işlevsel olması gerekmektedir. Sperm ve yumurta önce tüpte döllenir. Tüplerde yolculuğa başlayan sperm ve yumurta yolculuğunu tamamlar ve rahim içerisine girer. Kadın hamile kalır. Kanalları tıkalıysa hamilelik gerçekleşemez. Tüpler ya doğal yollarla ya da ameliyatla kapanabilir.

Tüp Bağlama Neden Gereklidir?

Doğal yollarla hamile kalamayan kadının tüplerinin nereden tıkandığı önemlidir. Eğer kanal baştan tıkalıysa rahimden gelen salgılar tekrar rahim içine akar. Bu durumda ya rahim alınır ya da rahime yakın yerden cerrahi müdahale ile tıkanır. Tüplerin içine titanyumdan yapılan spiral tarzı bir tıpa yerleştirilerek tüplerin tamamen tıkanması ve oluşan salgıların rahime zarar vermesi önlenir. Hiçbir yan etkisi ve zararı yoktur.

Kadınlar genellikle sezaryenle doğum yaptığı sırada eşiyle daha önceden karar vermek şartıyla tüp bağlama işlemi yaptırabilirler. Böylece ileriki zamanlarda hamile kalma riskini ortadan kaldırabilir. Yapılan cerrahi müdahaleden sonra % 1’de olsa gebe kalma riski vardır. Sperm ve yumurta kapatılan kanallarda küçük bir boşluk kaldığı takdirde döllenme gerçekleşebilir. Bağlanan kanallar sonradan ameliyatla tekrar açılabilir. Bu da kesin çözüm değildir. Sonuçta bir cerrahi müdahale söz konusudur. Oluşan yaralar ve kabuklar kanalların tekrar kapanmasına sebep olabilir. Yani % 50 şans her zaman var demektir. Doğal yollarla hamile kalamayan kadınların kanallarını cerrahi müdahale ile aldırabilmeleri mümkündür. Bu metot yumurtalık kanseri olma riskinizi yarı yarıya azaltır.

Tekrar gebe kalmak isteyen kadınlar tüp bebek yöntemiyle hamile kalabilirler. Bu yöntemle laboratuvar ortamında döllenen sperm ve yumurtalar doğrudan rahim içine yerleştirilerek kadının hamile kalmasını sağlayabilir. Riski yoktur ve % 100’e varan başarı şansı elde edilir. Tüp bağlama metoduyla ilgili doğru bildiğimiz fakat yanlış olan bazı bilgiler vardır.

Tüp Bağlama Yöntemi İle İlgili Bilinen yanlışlar

Yumurtalığa Zarar Verir ve Tekrar Gebe Kalamam

Yumurtalığa Zarar Verir ve Tekrar Gebe Kalamam

“Yumurtalığa zarar verir ve tekrar gebe kalamam.” tamamen yanlış bilinen bir bilgidir. Kanalların bağlanması için yapılan ameliyat yumurtalık bölgesine hiçbir şekilde zarar vermez. Bu ameliyat genellikle sezaryenle doğum esnasında yapıldığı için yumurtalık kısmına her hangi bir müdahalede bulunulmaz. İçiniz rahat olsun, tüp bebek yöntemiyle tekrar gebe kalabilirsiniz.

Tüp Bağlama :Kan Dolaşımına Zarar Verir

Kan dolaşımına zarar verir gibi bir bilgi de yanlıştır. Oldukça basit ve riski olmayan bir ameliyattır. Her hangi bir organın alınması veya bir iç kanamaya müdahalesi söz konusu değildir. Sadece kanalların rahim bölgesine giden ağız kısmı boşluk kalmayacak şekilde bağlanır. Ameliyat esnasında kesme gibi bir durum söz konusu değildir ve kanama riski yoktur. Bazen çok az da olsa bazı vakalarda küçücük de olsa bir boşluk kalabilir. Bu boşluktan geçerek döllenen sperm ve yumurtalar istenmeyen gebeliklere sebebiyet verebilir. Dokular kendini zamanla yenileyebilir. Ama asla kan dolaşımına zarar vermez.

Tüplerim Bağlanırsa Erken Menopoza Girerim

Tüplerim Bağlanırsa Erken Menopoza Girerim

Tüplerim bağlanırsa erken menapoza girerim. Korkusuyla pak çok kadın bu konforlu doğum kontrolü yöntemini uygulamaktan kaçınmaktadır. Erken menopoza girmek 40 yaş öncesi adetten kesilmek demektir. Kadınlar tahminen 1 yıl boyunca adet görmezse erken menopoza girmiş olur. Bu oran ülkemizde % 1 civarındadır.

Kadının yumurtalık bölgesinden salgılanan östrojen hormonu üretimi durduğunda kadınlarda bir takım değişiklikler olur. Kemik erimesi en başta gelen olumsuz etkileridir. Cilt kuruluğu ve ağrılı cinsel birleşme eşlerin hayatını da olumsuz etkiler. Bu durumda doktor kontrolünden geçerek menopozun normal başlama yaşı olan 48-50 yaşına kadar ilaç tedavisi uygulanarak sanki menopoza girmemiş gibi hayatına devam edebilir. Menopoza genetik faktörlerin etkisi büyüktür. Ailesinde kan bağı olan kadınlar erken girmişse o da erken menopoza girebilir. Sigara kullanmak, yaşadığınız yerin yüksekliği diğer faktörlerdendir. Tüp bağlama yöntemi kadınları erken menopoza sokmaz.

Tüp Bağlama :Kadınlık Hormonu Eksilir

Tüp Bağlama :Kadınlık Hormonu Eksilir

Kadınlık hormonu yumurtalıklar tarafından salgılanan östrojen hormonudur. Tüp kanallarının bağlandığı bölge ile östrojen hormonunun salgılandığı yumurtalıklar bölgesinin birbirine etkilemesi söz konusu değildir. Normal hayatınıza devam edebilirsiniz. Östrojen hormonu erkeklerde de bulunur fakat oranı kadınlara nazaran çok çok düşüktür. Bu hormon bazen yükselir bazen de düşebilir. Bir kadının bedeninde ise denge unsurudur.

Tüp Bağlama Bel ve Kasıklarda Ağrılı Durum

Bel ve Kasıklarda Ağrılı Durum

Eğer bel ve kasıklarda ağrılı bir durum varsa bunun sebebini başka yerlerde aramak gerekir.

Sezaryenle doğum esnasında veya sonrada ekstra bir ameliyatla tüp bağlama ameliyatı yaptırılabilir. Bu ameliyat esnasında cerrahi müdahale yapılan bölge tamamen farklı bir bölgedir. Netice itibariyle bir operasyon geçirilmiştir ve bunun sonucunda da bir takım ağrı ve sızılar olması normaldir. Ameliyat olunan bölgede birkaç gün süren hafif ağrılar olabilir. Vücut elbette bir tepki verebilir. Ama bu tepki bel ve kasık bölgelerinizi etkilemez.

Tüp Bağlama Adet Düzensizliklerine Neden Olur

Adet Düzensizliklerine Neden Olur

Yumurtalık tüpü kanallarını bağlatıldığında bu durum adet düzensizliğine yol açmaz. Çağımızın hastalığı olan stres, beslenme alışkanlıklarımız, kilo alıp verme, sürekli bir hastalık, ilaçlar, bazı bitkisel ürünler, östrojen hormonu seviyesindeki artışlar, yumurtalıklardaki küçük ve iyi huylu kistler yani yumurtalık kistleri, tiroit hormonlarının yeteri derecede salgılanmaması, şeker hastalığının olumsuz yan etkileri, rahim içindeki miyomlar düzensiz adetlere neden olabilir. Kanal bağlatma ameliyatının yan etkilerinde adet düzensizliği yoktur. Bu ameliyatta direk olarak rahim içine müdahale söz konusu değildir.

Tüp Bağlama Cinsel İlişkiyi Etkiler

 

Cinsel İlişkiyi Etkiler

Tüplerin bağlanması için küçük de olsa bir operasyon gerekeceği için haliyle ilk birkaç gün cinsel ilişkiyi etkiler. Kadının vücudunda operasyonla bağlanan iki adet tüp vardır. Bu tüpler rahim kısmının dış tarafında bulunur. Bu ameliyat sonrasında birkaç gün ağrılı durum olabilir. Bu esnada kadınlar canları acıdığından dolayı cinsel ilişkiye girmek istemeyebilir. Böyle durumlarda anlayışlı olmak gerekir. Ama fiziksel olarak cinsel ilişkiye girmede herhangi bir sorun yoktur. Muhtemelen bir hafta veya 10 günlük süre zarfından kadınlar kendini hazır hissettiğinde ilişkiye girilebilir.

Görüldüğü gibi tüp bağlama ameliyatı tamamen bir cerrahi operasyondur. Yanlış bilinen, kulaktan dolma bilgilerle hareket etmemek gerekir. Normal hayatınıza, hayatın olağan akışına göre yaşamaya devam etmek gerekir. Sağlıklı günler.

Yoruma kapalı.